Golden Dome, ABD'nin son dönemde üzerinde çalıştığı uzay tabanlı füze savunma projesi olarak öne çıkıyor. Proje, özellikle hipersonik füzeler ve balistik tehditlere karşı, yörüngede konuşlanacak sistemlerle erken tespit ve imha kabiliyeti hedefliyor. Kısacası amaç, "dünyanın her yerinden fırlatılan füzeyi daha uçuşunun ilk saniyelerinde yok etmek."
Bu sistem, yalnızca radar veya yer istasyonlarına bağlı değil; uydular, sensör ağları ve gelişmiş takip algoritmalarıyla desteklenecek çok katmanlı bir mimariye dayanıyor. Böylece saldırı tespitinden müdahale aşamasına kadar geçen süre ciddi şekilde kısaltılacak. Klasik savunma sistemlerine kıyasla en büyük fark, tehdidi atmosfer dışındayken durdurma iddiası.
Golden Dome aynı zamanda büyük bir tartışma konusu. Çünkü böylesi bir projenin teknik maliyeti kadar jeopolitik etkileri de büyük. Uzayın askeri amaçlarla daha yoğun kullanılması, küresel güç dengeleri ve uluslararası hukuk açısından yeni bir dönemin sinyali olarak görülüyor. Ayrıca yörüngede bu kadar yoğun savunma altyapısı, uzay çöpü ve sistem güvenliği gibi kritik problemleri de beraberinde getiriyor.
Sonuç olarak Golden Dome, yalnızca bir savunma projesi değil; uzay teknolojileri, yapay zekâ, veri işleme, jeopolitik strateji ve küresel güvenlik mimarisinin kesiştiği yeni bir çağın kapısı olarak değerlendiriliyor. Sistem hayata geçtiğinde, modern savaş doktrininin tamamen dönüşeceği görüşü yaygın.









